8 Nisan 2009 Çarşamba

Bu zihniyet değişmiyormuş demekki!



Başbakan RTE'nin danışmanlarından birisiydi Akif Beki.. Kanal 7'de Ahmet Hakan'dan arta kalan zaman olan hafta sonlarında haber sunardı kendisi. Gel zaman git zaman kendisi RTE'nin sözcüsü oldu.
Görevi ise RTE'nin devirdiği çamları yerine yeniden dikmekti. Yani bir nevi, "RTE öyle dedi ama siz yanlış anladınız. Aslında o böyle demişti" demekti görevi.
Bekir Coşkun'un değişiyle adı "Akif De Ki" oldu.
Yine gel zaman git zaman sonra, sayın Beki görevinden uzaklaştırıldı. Ne yapacağı merakla beklenen Beki'nin adı malum yandaş medya Sabah gazetesinin genel yayın yönetmenliği için geçiyordu.
Ama kendisi gitti, hükümetle arası açık olan Radikal gazetesinin köşe yazarlığı konumuna geçti. "Heah işte, adam değişiyor. Uzaklaşıyor o hükümetsel yanından. Kim bilir neler yazacaktır. Öfkesinin gazına gelip neler yapar kim bilir" düşünceleri ile okuma hevesi ile yanıp tutuşoyordum. Ama gel gör ki "Selamün Aleyküm, Bay Başkan!" isimli yazısındaki satırlar, bütün hayallerimi yıktı geçti.
İşte hayallerimi "cup" diye suya iten, Obama'ya ithafen yazılmış satırlar. Noktasına, virgülüne dokunmadan buyrun. Yorum sizlerin;

"Devraldığı imaj, bir enkaz.
Sıfırdan başlamak gibi, hatta daha geriden.
Ve, tek rakibi Clinton değil, artık.
Tayyip Erdoğan’ın karizmasını da aşmak zorunda.
Çıta, hayli yüksek...
Bence eksik olan,
Erkan bebek değil.
Deprem acılarımız,
daha çok tazeyken...
İzmit’te Erkan bebeği
kucağına alıp seven Amerikan Başkanı’nı, çok sevmiştik.
O Başkan, Sultanahmet meydanında tezahüratlarla karşılanmıştı.
Obama, şimdi aynı sevgi gösterilerini bekliyor, bizden.
Ama işi, kolay değil, bu kez.
Erkan bebekler, artık lider kucağına hasret değil, çünkü.
Bizde de, çocuklarımızı sevmeyi bilen bir Başbakan var, artık.
Yaralarımız sıcakken koşup gelebilen biri.
O pozisyon dolu."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder