30 Mart 2009 Pazartesi

Seçim notlarım




Herkes gibi ben de seçim heyecanı içindeydim. Son haftalarda bayağı bir renklenen seçimler bittikten sonra, tv karşısına kuruldum ve izlemeye başladım. Saat 20'ye kadar bir CHP'li, bir DTP'li ağabeyim ile birlikteydim.
1- Haberin, sporun, ekonominin en iyisi olarak nitelendirilen NTV'yi açtık. NTV'nin kadrosu güçlüydü. Ancak nedenini anlayamadığım bir şekilde AKP yanlısı ilerliyorlardı. Henüz sandıkların yüzde 5'i açılmışken, bu kadar küçük bir yüzdenin sonuçların rotasının belli edebileceğini. AKP'nin şimdiden kazanacağını söylediler.
Bu kehanetlerinde yanılmadılar ancak yayın boyunca sık sık AKP'nin başarısından söz ettiler. Nitekim Can Dündar da verdiği paslarla, Hasan Cemal'in golleri atmasını sağladı.
2- NTV hüsranımdan sonra gazeteden çıktım. Kuzenlerimle birlikte balık ziyafeti çekerken, hararetli bir şekilde Kanal D'yi takip ediyorduk. Aydın Doğan'ın kanalında, kendilerine son zamanlarda kök söktüren AKP yanlısı bir program yapılmaması çok normaldi. Canlı yayınlar konusunda biraz çuvallasa da Kanal D, işi kotarmasını bildi. Ancak yaşadıkları demeç tartışması Kanal D'nin puanını düşürdü.
3- Gece sıkıldığım için kendimi yeğenlerimle playstation oynamaya verdim. Bu süreç içinde başbakan RTE'nin damadının kanalı olan ATV'de Kemal Kılıçdaroğlu'nun zaferini açıklayacağı yazısının geçtiğini öğrendim. Daha sandıkların yüzde 90'ı açılmadan böylesine bir açıklamanın gelmesi çok şaşırtıcıydı. Sanırım sayın Kılıçdaroğlu çoktan zaferini garantilemişti ki böyle bir açıklama yapacaktı.
4- Ancak çok geçmedi ki elektrik kesintisi Kılıçdaroğlu'nun oylarını da "kesti." Yaşanan olaylarla ilgili şimdiden ahkam kesmek ahmaklık olur ancak. Yaşanan bir takım olaylardan sonra Kılıçdaroğlu'nun açıklaması ise olayları özetliyordu: "Seçimlere gölge düştü"
5- Melih Gökçek'in son dönemde Mehmet Ali Birand ve Uğur Dündar ile uğraşması artık fair play çerçevesinden çıkmıştı. Melih Gökçek'in kazandığını duyan Uğur Dündar'ın yüzü bir anda bembeyaz oldu. E insan kendisini ölümle tehdit edenin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olmasını ayakta alkışlayamazdı. Sayın Dündar'ı daha zor günler bekliyor. Kendisine Allah'tan sabır diliyorum.
6- Gece eve geldikten sonra, Show TV'yi açtım. Ali Kırca ve ekibi iyi bir iş çıkartmıştı. Kazanan bütün belediye başkanlarını programlarına çıkartmayı başardılar. Yavuz Donat gibi bir duayeni, kendi gazetesinin kanalında değil de programlarında çıkması da olayı bir hayli renklendirdi. Ayrıca Donat'ın yeni imajı da kendisini daha genç gösteriyor mu bilemeyeceğim. Bronz tenin üzerine bembeyaz jöleli saçlar... Yorum sizin.
7- Bir ara kumandam, uyku sersemliğinin verdiği mahmurlukla ATV'ye gitti. Tam o esnada başbakan RTE'nin yanağından makas almasıyla ünlenen Mehmet Barlas konuşuyordu. Barlas, başbakanın son dönemde çok yorulduğundan bahsetti. Ne kadar yoğun bir şekilde çalıştığını. Konuşmasının sonunda da bir baba şefkati ile RTE'ye, 1 hafta boyunca dinlenmesi gerektiğini tavsiye etti. E tabi Sabah gazetesinin baş yazarı olmak kolay değilmiş. Bunu anladım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder