25 Eylül 2009 Cuma

G.O.R.A vs Abercrombie



Bundan bir kaç sene evvelinde Cem Yılmaz, bir film çekmişti. G.O.R.A diye. Cem Uzan'ın yaşadığı sıkıntılardan dolayı film birkaç yıl rafta bekledi.
Cem Yılmaz, özel seanslarla evindeki mini sinema salonunda yakın dostlarına izlettirerek prömiyeri yapıyordu.
O filmin bir sahnesinde, Dünyalı Arif, "Ben anlamıyorum ki hangisi Türk hangisi değil. Herkes Türkçe konuşuyor burada" diyerek ülkemizde yayınlanan filmlerin dublajlarına göndermede bulunuyordu.
Haksızda değildi hani.
Ancak seneler sonra bir başka çılgınlık yaşandı ki sormayın gitsin. Abercrombie diye bir marka çıktı.
Aslında çıkmadı. O marka senelerdir dünyanın farklı kentlerindeki insanların sırtındaydı. Ama bizim insanımız yeni çıkmış, sanki kendileri keşfetmiş gibi bir hareketle bu markaya akın etmeye başladı.
Sokağa çıktığım zaman, özellikle getto mahallelerinde çok geçerli, ne zaman baksam insanların üzerinde hep aynı marka.
Abercrombie and Fitch.
Kimisinde sadece A.Fitch.
Ama istisnasız her Türk gencinin üzerinde olması gereken bir marka gibi yapıştı kaldı.
Amerika'da 70-80 dolardan başlayan tişört fiyatları burada 15-20 liraya kadar geriledi.
Ben çok tiki bi insan olsam buralardan alırım. Çünkü her yerde her şekilde var. Ne de olsa ikoncanlarımız getto mahallelerine pek uğramıyor.
Hem ayrıca bu markayı cidden tebrik etmek de isterim. Çünkü hiç reklam yapmadan, 0 maliyet ile Türkiye piyasasına açıldılar.
Çakma ya da orijinal.
Hangisinden alacağınıza cüzdanınız, kredi kartınız karar versin.
Ama benim bu konudaki fikrim çok sabit.
Giymemeliyim!
Dünyalı Arif'in yazının başında yer alan cümlesini konuya uyarlarsak; "Ben anlamıyorum ki hangisi orijinal hangisi çakma. Herkes Abercrombie giyiyor burada."
Bence Yahşi Batı'dan sonraki filmde böyle bir diyalog olmalı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder