7 Mart 2011 Pazartesi

Hedefsiz kalmak...

Beşiktaş'ın şu sıralar içinde bulunduğu durumu Spor Toto Süper Lig'i takip eden herkes üç aşağı beş yukarı biliyor.
Hatta şöyle bir espiriye bile hak verebilirim... "Viktor Hugo, Beşiktaş'ı görse, Sefiller'i yeniden yazardı."
Düşünün yani o derece canım sıktı ki, Beşiktaş'ın durumu, eğlence amaçlı yazdığım bloga dram temalı postlar giriyorum...
Ancak bunun temelinde futbolun ve futbolcunun en büyük düşmanı olan hedefsizlik.. İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında alınan yenilginin ardından gelen kötü performans... 1 haftada yenilen 12 golden bahsetmek bile istemiyorum...
Bütün bu olaylar üst üste binince takımda yaşanan moralsizlik hadsafhaya (bu arada hadsafha kelimesi random gülme değildir arkadaşlar) ulaştı.
Bugünkü Trabzonspor maçında bile, olumsuz bir hareketin ardından domino taşı misali bütün oyuncular teker teker devriliyor.
Tamam Üzülmez-Toraman arasındaki olayın takımı etkilememesi imkansız ama bu kadar da çabuk demorilize olmaması lazım. Sonuçta bu işten çok büyük paralar kazanan, profesyonellersiniz (!).
Belki de, takımın hedefi olmadığı için, skora isyan edecek bir oyuncu çıkmıyor. Tabi buralarda, Guti'den bir babalık bekliyor insan. O ağır abi imajıyla çıkıp, "Haydi beyler" dese ya kırık Türkçesiyle.
Neyse.
Bir sonraki yıl görüşmek ümidiyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder